Roma

Roma Gezilecek Yeler ve Roma Gezi Rehberi isimli bu makalemizde, Türkiye’den yılda en çok ziyaretçinin gittiği bu şehir akla gelmektedir. Tarihi ve turistik yerler listesi çok fazla olan bu şehirde belli başlı yerleri yazmak istiyoruz. Özellikle müze cenneti ve antik kenti bol bol olan şehirde, sıkılmayacak kadar vakit geçireceğinizden emin olabilirsiniz.

Roma Gezi Rehberi

Türkiye’den uçakla yola çıktığınızda Fiumicino havaalanına ineceksiniz. Buradan kent merkezine ulaşım taksiyle 60 euro ve üstü, normal trenle 10 euro, hızlı trenle 20 euro gibi fiyatlarla kente ulaşabilirsiniz. Ücretler size pahalı gelebilir ama Paris ve Amsterdam gibi Avrupa şehirleri düşünüldüğünde o kadar pahalı değildir. Yok şayet kent Tren vasıtasıyla geldiyeseniz, istasyon tam kent merkezinde olduğu için her yere yürüme mesafesinde bir ulaşım vardır. Tabiy ine taksiyi tercih edebilirsiniz.Şehir içi ulaşım ise genellikle yürümenizi tavsiye ediyoruz ama eğer istemezseniz zaten metro sistemi var ve her yeremetro ile gidebilirsiniz. Metro fiyatları ise günlük 4 euro, 3 günlük 11 euro ve 1 haftalık 16 euro gibi bir ücreti vardır. Konaklamaya gelelim. Roma Nerede Kalınır isimli bu yazıyı okumanızı tavsiye ediyoruz.

Şimdide gelelim Roma’ya gelenlerin en sık ziyaret ettikleri gezilecek yerler listesine

Kolezyum (Colosseum): Roma’ya gelen ziyaretçilerin en sık geldiği ve Roma’nın simgesi olan bu yapıya ilk olarak gelmelisiniz. Tarihsel süreçte Roma yönetiminin büyük dövüşleri gerçekleştirdiği kolesyuma giriş ücreti 20 euro. Açık olduğu saatler ise sabah 08:30 ve 18:00 arası. Metro ile gitmek isteyenler ise Colosseo durağında inmeliler.

Foro Romano: Kolesyumu gezdikten sonra hemen yanı başında bulunan antik Roma döneminden kalan Foro Romano’yu gezmek için kendinize hayli zaman ayırın çünkü ayaklarınız ağrıyabilir. Giriş ücretinin 18 euro olduğu burası, yine sabah 08:30 ve 18:00 saatleri arasında açıktır.

Vatikan: Roma’nın içinde kalın ve büyük duvarların ardına saklanmış dünyanın en küçük devleti Vatikan’dır. Kalın duvarla ardında en az 2 km lik bir kuyruk görürseniz evet doğru yere geldiniz. Papa tarafından yönetilen Vatikan’ın içine girdiğinizde Aziz Petrus Bazilikası, Vatikan Müzeleri ve Sistina Şapelini gezmelisiniz. Ayrıca bol bol fotoğraf çektireceğinizden şüpheniz olmasın.

Piazza di Spagna: Burası kent meydanlarından biridir. Buranın diğer meydanlardan farkı Dünyaca İspanyol merdivenlerinin burada olmasıdır. İsminin İspanyol merdivenleri olmasının nedeni ise İspanya konsolosluğunun buraya ismini vermesidir. İspanyol merdivenlerine geldiğinizde hemen herkesin bu merdivenlerde oturduğunu göreceksiniz. Aslında merdivenlerin bize göre bir esprisi yok ama işte gelenek haline gelmiş burada oturmak.

Merdivenlerin biraz ilerisinde Via Condotti ve Via del Corso isimli 2 büyük alışveriş caddesi var. Özellikle alışveriş yapmak isteyenler yada hediyelik eşya almak isteyenler bu caddeleri kullanabilir. Ayrıca merdivenlerin olduğu bölgede özellikle akşamları gençler partiler ve organizasyonlar düzenlemektedirler.

Via Condotti: Gucci, Bulgari, Hermes, Prada ve Armani gibi dünyaca tanınmış markaları bünyesinde barındıran bir alışveriş caddesidir. Yanınızda bolca euro varsa kesinlikle gezmelisiniz.

Trevi Çeşmesi (Fontana di Trevi) : Roma’nın en ünlü çeşmesidir. Trevi çeşmesine gelen ziyaretçiler buraya para atarak dileklerinin olmasını temenni ederler. Türkler ağaçlara bez bağladığında gerici, fakat Roma’lılar para attıklarında medeni olurlar. 🙂 Neyse derin ideolojiyi bırakıp buranın efsanesine gelelim. Bu çeşme zamanında kralın susuzluktan ölen askerleri için aniden su akıtınca askerler ölmekten kurtulurlar. O günden bu yanada su akarmış. Hemen üzerine inşa edilen Barık tarzı heykellerin ise şöyle anlamları vardır. Çeşmenin üzerinde bulunan deniz tanrısı olan neptündür. Neptünün iki yanında ise iki adet triton vardır. Kız figürü oaln bakireyi temsil eder. Bu arada Türkler buraya aşk çeşmesi adını vermişlerdir. Niçin bu ismi verdikleri bilinmiyor ama sanırız önüne geçip sevgilileriyle fotoğraf çektirdikleri için bu ismi vermişlerdir sanırız.

Pantheon Tapınağı: Burası adı üstünde bir tapınaktır. Roma’nın en enlü ve meşhur Pagan tapınağıdır. Aşırı derecede bir kalabalık gördüyseniz doğru yere geldiğinize emin olabilirsiniz.Tapınağa her gün saat 19:30’da kadar giriş yapabilirsiniz. Novana meydanına çok yakındır. Giriş ise şaşıracaksınız ama ücretsizdir.

Piazza Novana: Pantheon Tapınağından çıktıktan hemen sonra yanı başında bulunan bu meydana geldiğinizde sokak sanatçılarını dinleyebilir ve bir şey içebilirsiniz. Tam ortasında Quattro Fiumi isimli bir başka çemşme daha vardır. Burada tek dikkat etmeniz gereken şey ise kalabaktan istifade eden yan kesicilerdir.

Piazza del Popolo: Burasıda bir meydandır. Bünyesinde Santa Maria del Popolo kilisesi, 2 adet çeşme ve dev bir dikilitaş bulunmaktadır. Ayrıca Roma’nın dünyaca ünlü cafeleri olan Cafe Rosati ve Cafe Canova burada bulunmaktadır. Metroyla glenler Flaminio metro durağından buraya gelebilirler.

Villa Borghese ve Pincio Bahçeleri: Burası bir yazlık saray ve hemen önünde sanat koleksiyonları içeren bir açık hava müzesidir. Tarih ve sanat sevenler uğrayabilir. Girişin 17 euro olduğunu söylemeliyiz ama.

Via del Corso: Her yolun çıktığı caddenin ismidir. Roma’da her yol bu alışveriş caddesine çıkmaktadır. Fakat sizlere her şeyin çok pahalı olduğunu söylemeliyiz.

Capitolino Tepesi: Ünlü heykel traş Michelangelo tarafından dizayn edilmiş bu tepe, Roma’nın 7 tepesinden birisidir. Buraya çıktığınızda kente yukarıdan kuş bakışı bakabilirsiniz.

Castel sant’ Angelo: Osmanlı hanedanlarından Cem Sultan’ın uzun yıllar kaldığı kaledir. Girişin 8 euro olduğu bu kale bize göre gezilmesi gereken yerler arasındadır. 09:00-18:00 saatleri arasında açık ama Pazartesi günleri ise kapalıdır.

Trastevere: Şehirde bulunan bohem hayatın en sık yaşandığı bölgedir. Dar sokakları ile hayran olunacak kadar güel bir yer. Campo dei Fiori’den Ponte Sisto Köprüsü’ne yürüdüğünde karşınıza hemen çıkacaktır.

Evet sevgili ziyaretçiler. Bizden şimdilik bu kadar. Aslına bakarsanız Roma’da çok daha fazla ziyaret edilecek yer var ama biz belli başlı olanları yazdık. Yoksa tarih ve sanat severler için kentte sürüyle müze ve bazilika vardır.

Roma yazımızı okuduktan sonra Roma Gece Hayatı isimli makalemizi de okumanızı tavsiye ediyoruz.